Nahiv

İsim Cümlesi Arapça

الجُملة الاسمِيَّة

Arapça’da iki çeşit cümle vardır. “isim Cümlesi” ve “Fiil Cümlesi”. İsim ile başlayan cümleye isim cümlesi, fiil ile başlayan cümleye fiil cümlesi denir.

Şimdi isim cümlesi konusuna geçelim:

İsim cümlesi iki ögeden oluşur: a. Mubteda  b. Haber
Mubteda: İsim cümlesinin öznesinin adıdır. Daima merfûdur. Çoğunlukla belirlidir. Cümleye genellikle bu öge ile başlanır.
Haber: Cümlenin yüklemi olan ögedir. Daima merfûdur. Genellikle mubtedadan sonra gelir. Tek bir kelime olduğunda çoğunlukla belirsizdir.

İlgili Makaleler

Örnekler;

Hava soğuktur.              .الجَوُّ بارِدٌ
Kitap yararlıdır.            .الكتابُ مُفيدٌ
Sabır güzeldir.               .الصَّبْرُ جَِيلٌ

Mubteda ile haber birbirinden kopuk iki öge değildir, tersine aralarında sağlam bir bağ vardır. Haber olan sözcük, mubtedaya aşağıdaki yönlerden uymak zorundadır:

1. Erillik-dişillik yönünden: Mubteda erilse haber de eril, mubteda dişilse haber de dişil olmak zorundadır.

Erkek öğrenci başarılıdır.          .الطّالبُ ناجِحٌ

Kız öğrenci başarılıdır.               .الطّالِبَةُ ناجِحَةٌ

Erkek öğrenci çalışkandır.          .الطّالِبُ مُْتَهِدٌ
Kız öğrenci çalışkandır.               .الطّالِبَةُ مُْتَهِدَةٌ

Ev güzeldir.                  .البيتُ جَيلٌ
Bahçe güzelidir.          .الحَديقةُ جَيلَةٌ

Adam fakirdir.            .الرّجلُ فَقيرٌ
Kadın fakirdir.           .المرَْاَةُ فَقيرَةٌ

2. Sayı yönünden: Haber mubtedaya tekillik, ikillik ve çoğulluk yönünden uymak zorundadır.

Tekil (Erkek öğrenci başarılıdır.           .الطّالِبُ ناجحٌ
İkil (İki erkek öğrenci başarılıdır.        .الطّالِبانِ ناجِحانِ
Çoğul (Erkek öğrenciler başarılıdır.    .الطُلّبُ ناجِحون

Tekil (Kız öğrenci başarılıdır.                .الطّالِبَةُ ناجحةٌ
İkil (İki kız öğrenci başarılıdır.             .الطّالِبتانِ ناجِحتانِ
Çoğul (Erkek öğrenciler başarılıdır.    .الطَّالِباتُ ناجِحاتٌ

Mubteda her zaman merfû olduğu için, mubteda olan bir ismin yerini tutacak zamir de doğal olarak ayrık özne zamiri, yani merfû munfasıl bir zamir olacaktır. Aşağıdaki cümlelerde mubtedanın ayrık özne zamirinden (merfû munfasıl zamir) oluştuğunu, zamirlerin ikil ve çoğula dönüşmesiyle birlikte hem erilde hem de dişilde haberin nasıl değiştiğine dikkat ediniz.

هُمْ مُعَلِّمونَ هما مُعَلِّمانِ هُوَ مُعَلِّمٌ
هُنَّ مُعَلِّماتٌ هما مُعَلِّمَتانِ هيَ مُعَلِّمَةٌ
أنتم مُعَلِّمونَ أنتما مُعَلِّمانِ أنتَ مُعَلِّمٌ
أنتن مُعَلِّماتٌ أنتما مُعَلِّمتانِ أنتِ مُعَلِّمَةٌ
نحن مُعَلِّمونَ أنا مُعَلِّمٌ
نحن مُعَلِّماتٌ أنا مُعَلِّمَةٌ

Not: Zamirler mebnîdirler, yani harekeleri hiçbir zaman değişmez. Bu yüzden ref veya nasb ya da cer alâmeti zamirlerde aranmaz. İ‘râbı yapılırken, cümle içinde hangi ögenin yerindeyse, o ögenin alması gereken hareke kastedilerek mahallen (yani, bulunduğu yer bakımından) merfû, mahallen mansûb veya mahallen mecrûr denir.